- mecmu
- -u[mecmu:]阿́ 旧́1́s. 合并的, 联合的; 汇集在一起的2́is.1. 整体, 全体, 所有2. 总数, 总和, 合计
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
mecmu
Look at other dictionaries:
mecmu — sf., esk., Ar. mecmūˁ 1) Bir araya getirilmiş, toplanmış, bütün, hep 2) is., mat. Toplam … Çağatay Osmanlı Sözlük
mecmû' — (A.) [ عﻮﻤﺠﻡ ] toplam, tümü … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
MECMU' — Bütün, hepsi. Topluca. Yığılmış. Cem olunmuş. Bir araya getirilmiş şey … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Osmanische Wissenschaftliche Gesellschaft — Die Osmanische Wissenschaftliche Gesellschaft (türkisch جمعيتِ علميه عثمانيه Cemiyet i İlmiye i Osmaniye, İA Cemʿiyyet i ʿIlmiyye i ʿOsmāniyye) war eine 1861 in Istanbul gegründete Gelehrtengesellschaft.[1] Geschichte Die… … Deutsch Wikipedia
Hasan Beyzâde — Ahmed Pascha, genannt: Hamdi († 1636/37 in Istanbul), war ein osmanischer Chronist und Beamter. Inhaltsverzeichnis 1 Leben 2 Werke 3 Manuskripte 4 Siehe auch … Deutsch Wikipedia
Münif Pascha — Mehmet Tahir Münif Pascha (türkisch محمّد طاهر منيف پاشا Mehmet Tahir Münif Paşa, İA Meḥemmed Ṭāhir Münīf Paşa; * 1828/1829 in … Deutsch Wikipedia
mecmua — is., Ar. mecmūˁa Dergi … Çağatay Osmanlı Sözlük
toplam — is., mat. Toplama işleminin sonucu, mecmu, yekûn … Çağatay Osmanlı Sözlük
AZAMET — Büyüklük. Cenab ı Hakk ın büyüklüğü. * Kibirlilik.(Beşerin zihni ve fikri Cenab ı Hakk ın azametine bir mikyas, kemalâtına bir mizan, evsafının muhakemesine bir vasıta bulmak vüs atinde değildir. Ancak cemî masnuatından ve mecmu asarından ve… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
CEMM — Çokluk. Mecmu. * Kuyuda biriken su. * Hırs ve tama ile mal biriktirmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HAZAFİR — (Hizfâr Hazfur. C.) Cânibler. * Bir kavmin meşhurları, ileri gelenleri, şereflileri. * Hepsi. Tümü. Mecmu u … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
